KIZMAK YOK

111- MEB’NDA MESCİT… 

Ben bu olayı yıllarca Talim Terbiye Kurulunda çalışmış, yüksek düzeyde yöneticilik yapmış birinden duydum. Bana anlatırken sanki ağlıyordu.

Ankara’nın göbeğinde TBMM’nin 150 metre berisinde bulunan Milli Eğilim Bakanlığı’nda öğle ve ikindi vakitlerinde hoparlörden ezan okunuyormuş. Ezan sesini duyan müdürler, memurlar, daktilolar, vatandaşa beklemesini söyleyerek, işi bırakıyorlarmış: Ezan okunması bitinceye kadar.

Yalnız ezan dinlemekle kalınsa yeter dersin. Ezan okunur okunmaz Bakanlığın alt katındaki bodrumda bulunan mescide namaza iniliyormuş. Mescide inmeyenlere mim konuyormuş. Bazıları da mimlenmemek, fişlenmemek ve de doğudaki illerden birine sürülmemek için namaza iniyormuş.

Namazı kıldıran da bir hademe imiş. Bakanlığın koca genel müdürleri, müsteşarları namaz vakitlerinde imamlık (önder demek) yapan hademenin arkasında namaz kılıyorlarmış…

Olacak iş değil ama oluyor. Hem de Atatürkçülük ve lâiklik adına oluyor.

Şimdi olaya Atatürkçülük açısından bakalım: Atatürk 1926 yılında Konya’ya gidiyor. Hükümet konağına girerken bakıyor ki bir mescit. Hemen emir veriyor: “Çağırın şu valiyi bana!” Vali geliyor. Atatürk; “Bu nedir?” diyerek Hükümet konağındaki mescidi gösteriyor. Vali de saf saf: “Mescit!” diyor. Atatürk öfke ile: “Devlet dairesinde mescit olmaz. Derhal kapatın!” Mescit derhal kapatılıyor. Üzerine üst kata çıkılan bir merdiven yapılıyor. Bu merdiven hala dururmuş. Unutmayalım tarihi 1926… Şimdi Atatürk’e çağrıda bulunuyorum: “Gel de memleketin halini gör!”

Olaya lâiklik açısından da bakalım:. Eğer devlet yurttaşlarının inancına saygı gösteriyorsa Hıristiyan yurttaşlar için kilise, Alevî mezhebinden olanlar için cem evi yapmalı değil mi? Çünkü lâik devlet bütün düşünce ve inanışlara aynı düzeyde tavır alır.

Olaya din açısından da bakalım: “Dinde zorlama ilkesinin” uygulanmasıdır. Namaza gidenlerle gitmeyenlerin bir tutulmamasıdır. Namaz kılmayanların kendilerini güvenlikte hissetmemeleri, tayin korkusunu yaşamaları ve duymalarıdır.

İşte ben yazıyorum. Bu gelişme çok kötü…

Gaziantep’le Bugün, 23 Temmuz 1990

112-CAMİ Mİ PARK MI?